Tunceli’de mescit provokasyonuna tepki… “Alevi kentte mescit olmaz söylemi tehlikeli bir oyundur”

Tunceli’nin Ovacık ilçesinde yer alan ve Alevi inancı açısından kutsal kabul edilen Munzur Gözeleri’nde küçük bir mescidin yapılması, tartışmaları da beraberinde getirdi. Bazı Alevi kurumlarının “asimilasyon” ve “kimlik erozyonu” tepkileriyle karşı çıktığı yapı, toplumda inanç özgürlüğü, hoşgörü ve birlikte yaşam ilkeleri üzerinden yeniden sorgulanmaya başlandı. Kimileri için bu adım, bölgenin inanç dokusuna bir müdahale olarak görülürken; kimileri için ise farklı inançlara saygı ve ihtiyaçların karşılanması olarak değerlendiriliyor. Konuya ilişkin en dikkat çekici açıklamalardan biri ise Tunceli Cemevi Başkanı ve Dedesi Ali Ekber Yurt’tan geldi.

“İHTİYAÇ ÜZERİNE OLUŞMUŞ BİR TALEP”

Ali Ekber Yurt, tepkilerin dozunun artmasının farklı inançlara yönelik bir tahammülsüzlük havası estirdiğini söyledi. Yurt şu ifadeleri kullandı;

“Kıymetli canlar, son günlerde gerek yerel basında gerekse ulusal basında Tunceli’yle ilgili bir haber dolaşıyor. Elbette bakış açısı bu noktada çok önemli. Tunceli’nin Ovacık ilçesinde, Munzur Baba ziyareti ve aynı zamanda bizler için kutsal sayılan Munzur Baba Ocağı’nın bulunduğu bölgeye bir mescit yapıldı. Canlar, bu duruma şiddetle karşı çıkanları görüyoruz. Ancak olaya farklı bir bakış açısıyla yaklaşmak gerekiyor. Öncelikle şunu belirtmek isterim, Munzur Baba Alevilerindir, Hacı Bektaş Alevilerindir, Mevlana Sünnilerindir.” gibi ifadeler doğru bir yaklaşım değildir. Anadolu’nun her karışı herkesindir. Ovacık’ta bulunan Munzur Gözeleri aynı zamanda bir mesire ve turistik gezi alanıdır. Her gün binlerce Sünni canımız da burayı ziyaret amacıyla geliyor. Hatta bazıları orada kamp kurarak günlerce konaklıyor. Bu nedenle, bir ihtiyaçtan dolayı bir talep oluşmuş. Bölgeye gelen Sünni canlarımızın temiz bir mekânda namazlarını kılabilmeleri için bir mescit talebi olmuş. Orada bulunan yapının bir odası bu amaçla mescide dönüştürülmüş. Bu durumu “Alevileri Sünnileştirme” ya da “asimilasyon” olarak yorumlamak son derece yanlış bir yaklaşımdır.”

“ALEVİ KENTTE MESCİT OLMAZ SÖYLEMİ TEHLİKELİ BİR OYUNDUR”

‘Alevi kentte mescit olmaz’ anlayışını ise çok tehlikeli bir oyun olarak görüyorum” diyen Yurt, “Bu tür yaklaşımlar, Türkiye’de Alevi-Sünni karşıtlığını körüklemek ve toplumu kin ve nefretle doldurmak amacı taşıyor gibi görünmektedir. Bu oyunlara kimsenin gelmemesi gerekir. Anadolu’nun her bölgesi tüm Anadolu halkına aittir. Bu durumu Alevilere yönelik bir asimilasyon olarak değerlendirmek, Alevilere hakarettir. Çünkü Aleviler, en ufak bir mescitle asimile olacak kadar zayıf inanca sahip insanlar değildir. Bin yıldır bu topraklarda pek çok haksızlığa maruz kalmalarına rağmen Aleviliği özünde yaşatabilmişlerdir. Tüm canlarımızı bu konuda sağduyulu olmaya, daha mantıklı düşünmeye ve birleştirici bir dil kullanmaya davet ediyorum” ifadelerini kullandı.

Related Posts

Hakan Sabancı ve Hande Erçel ayrıldı

Hakan Sabancı ile Hande Erçel’in yaklaşık 3 yıldır süren beraberliği sona erdi. Ayrılığı Erçel’in Sabancı’yla mutlu günlerinde çekilen pozlarını silmesi ortaya çıkardı.

Büyükelçi ailesiyle boğazda yüzdü

Hollanda’nın Ankara Büyükelçisi Joep Wijnands, bu yıl üçüncü kez kulaç attığı Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışı’na ilk kez çocuklarıyla katıldı.

Kız istemeye giderken felaketi yaşadılar!

Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde kız istemeye gidenlerin içinde olduğu otomobil şarampole devrildi. Kazada 3’ü çocuk, 8 kişi yaralandı.

Zelenski mektupları okudu: Bağımsızlık Günü’nde kim, ne dedi?

İngiltere Kralı 3. Charles, Papa 14. Leo, ABD Başkanı Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in mektupları Zelenski’ye ulaştı.

Zafer Bayramı’nda Kalecik Kalesi’ne Bisiklet Turu

Ardahan’dan bisikletçiler, Zafer Bayramı’nda Kalecik Kalesi’ne pedal çevirdi.

Soner Yalçın’ın Kara Kutu’su büyük ses getirdi: “Black Box” Amazon’da yükselişte

Gazeteci-yazar Soner Yalçın’ın sağlık sistemini ve ilaç sektörünü irdelediği çarpıcı eseri Kara Kutu, Dr. Ebru Tekiner Yalçın tarafından “Black Box” adıyla Almanca’ya kazandırıldı. Kitap, Amazon Almanya’da sağlık politikaları kategorisinde 28. sıraya yükselerek büyük bir başarıya imza attı.